ŞİLE ÇOCUĞU YÜZMEYİ NEREDE ÖĞRENİR?

Şile çocuğu yüzmeyi denizde öğrenir, buna mecburdur çünkü her yılın en az dört ayını sahilde geçirir. Yüzerken yarışır, dalar, eğlenir, boğulma tehlikesi geçirene yardıma gider, keyif yapar, serinler. Yüzmeye gittiğinde balığa da çıkar, para da kazanır, kürek çeker, kayalardan atlar, yani başka türlü aktivitelerde de yüzme en az dört ay hayatının merkezindedir. Bunu, Şile’de doğan, büyüyen, Şileliliği özümsemiş her Şileli bilir. Memur, asker, esnaf çocuklarının içinde bizden çok Şileyi sevip “bizden olanlar” hep çıkmıştır, örneklerini çok gördük. Menfaat Şilelileri konu dışı; onları çok kolay tanırız, süreç içinde çok açık verirler zaten !

Bize göre denizde yüzmek ile havuzda yüzmek arasında büyük farklar vardır. Biri spor diğeri mecburiyettir. Biri öğretilir diğeri doğal yollarla öğrenilir. Havuzda yüzen; hız, kronometre, antrenman, stil, hijyen, marka mayo, bone, takviye ilaç, düzenli spor hayatı filan gibi meselelerle meşgul olur. En azından biz böyle algılarız.

Şile çocuğu; arkadaşını geçeceği hızla yetinir, zamana karşı değil mesafeye göre “karşıdaki kayaya el değmecesine “ yüzer. İstediği zaman yüzer istemezse yüzmez. Şile usulü yüzer, kuvvetli koluyla “şaaap” diye suya vurur ötekinden ses çıkarmaz. Ayaklarıyla köpüklü sular çıkarır, bizim tek stilimiz budur! Tuzlu su hijyendir (tabii nitelikli beach’lerin foseptiklerinden lağım sızmamışsa !) ve arıtması natüreldir kimyasal bulunmaz. Marka şort şartı yoktur ama “hamit” şortsa “iyimişti” deyip giyeriz. Bone ne be ?! Takviye ilaç denizden gelen balık, midyedir, güneştir.

Ovaya dev bir yüzme havuzu yapıldı. İki tane havuz ve konforlu bir tesis var. Hatta etrafında “dünyanın tek inişli çıkışlı koşu pisti” bile inşa edildi !!! Koşmayla yüzmenin birbirine aykırı kas gruplarını çalıştırması ve bir miktar da zarar verici etkisinden dolayı bu iki sporu aynı atletin yapması önerilmez. (Futbolcuysanız basket çok iyi bir refleks, zamanlama tamamlayıcısıdır ama vücut geliştirmeciyseniz yüzmemelisiniz gibi.) Bizim koşu pistimiz ise türünün tek örneğidir bu sebepten! Havuzun dışı koşu parkuru ve de hem yokuş hem inişli ! Ciddiyim, inanmadıysanız geçerken dikkatle bakın.

- Müthiş değil mi?

Ama siyasi sebeplerden kullanılmamaya özen gösteriliyor!!!

-  Yazık değil mi?

Bu sene Baraz Sitesi önüne, tur otobüsleri için ayrılan parka prefabrik bir yüzme havuzu daha yapıldı. Amaç küçük çocuklara yüzme öğretmek gibi. Yeni konformist, asgari güvenlik seven, hijyen takıntılı ailelerin çocuklarına hizmet vermek amacıyla ?! Keşke bu havuzu yazlık nüfusu yeterli ve plajlara uzak “iç köylere” yapsalardı, gerçekçi ve daha işe yarar olurdu. Yeniköy, Teke,… İlk aklıma gelenler.

Tekrar başa dönersek

Ben bir Şileli olarak bu yapılanı nispeten destekliyorum ama kaynak israfı, yanlış eğitim modeli ve kültürel yozlaşmaya da üzülüyorum. Çocuklarımızı Şileli gibi yetiştirme şansımız varken “tırışka” modellerle vakit kaybedilmesine kayıtsız kalamıyorum…

Bu konularda hep bir “Şile çocuğu kafasının çalıştırılması” taraftarıyımdır.

Projelerim çalınıp bana da “nanik” yapılmasına “şerbetli” olduğumdan gülerek çözümü aşağıda yazıyorum, anlayan uygulasın anlamayan “Olimpiyatlara gitsin!”

Çözüm: Sadece yaz sezonu, Ayazma ’da diz boyu suda/sığlıkta şamandıralardan bir alan ayırırsın. Çocukların başına eğitmenleri ver, tek tek yüzmeyi öğret, güneşi de yesinler biraz su da yutsunlar. İlk teorik eğitimi de kumda alırlar. Yüzmeyi öğrenene başka şeyler de öğretmeye devam(neler olduğunu yazmayacağım hırsızlar biraz meraklansın !)ama sadece çok kabiliyetli olanlarla ileri yüzme tekniklerini çalış çünkü geride sadece yüzme öğretecek çok çocuk bekliyor olacak.

Yüzme, Şileli çocuğun olmazsa olmazıdır; siyasi şov aracı yapmak komikliktir. Çiftçi çocuğuna ekin ekmeyi öğretip sonra, beraber fotoğraf çekip böbürlenmek bize göre “kafayı zöpletmektir”!

Denyo olun, zöpletmeyin !

Denyoluk sevimlidir, zararsızdır.

Zöpletmek kalıcıdır,hasar bırakır.

Bahaddin Reşid - Ocak 2022